Trans Kimlik ve Toplumsal Kabul: Türkiye’deki Gerçekler

Şanslıyız ki, hem tıp alanındaki gelişmeler hem de internetin yaygınlaşmasıyla birlikte toplumsal algıda bir nebze olsun olumlu bir değişim yaşanıyor. Ancak, birçok ülkede ve Türkiye’de trans kimlik meselesi hala ciddi bir tabu ve özellikle LGBT bireylerin sosyal ilişkilerini olumsuz etkiliyor. Trans kimlik ve toplumsal kabul konusunda gelişmeler olsa da, ekonomik gücü elinde olan trans veya LGBT bireyler tabulardan daha az etkileniyor. Kendilerini LGBT+ bireylerin yaşadığı sorunlardan uzakta konumlandırabiliyorlar. Örneğin, show dünyasından tanıdığımız birçok gay ve trans bireyin gösterdikleri hayatlara bakarsak, daha az tabuyla karşılaştıklarını söyleyebiliriz. Örneğin, Kerimcan Durmaz en iyi hastanelerde en iyi koşullarda ilgi görmüyor mu? Veya Selin Ciğerci? En azından onların karşılaştığı tabularla genelin karşılaştığı tabular bile farklı. Çünkü ekonomik güç, özel sigortalar ve sağlık hizmetleri gibi ayrıcalıklar sağlıyor. Daha iyi yaşam koşulları sayesinde, sıradan bir LGBT+ bireyin karşılaştığı zorluklar yaşanmıyor.

ilgili: https://stories.angelsturkiye.com/trans-kadinlarla-evlenmek/

Bunun yanı sıra, son zamanlarda Türkiye’de, kadından erkeğe ve erkekten kadına geçiş yapan birçok ünlünün haberleriyle karşılaştık. Trans kimlik ve toplumsal kabul süreci bu kişiler için daha kolay olabiliyor. Hatta sonuçlara şaşırdık. Bu kişiler, ekonomik güç sayesinde geçiş süreçlerini daha rahat yönetebilen ve toplumsal baskılardan daha az etkilenen görece ayrıkcalıklı bireylerdir.

Günümüzde, trans bireylerin cinsiyet kimliğiyle uyumlu bir yaşam sürmesi ve geçiş sürecini tamamlaması hâlâ büyük bir mücadele gerektiriyor. Bu mücadele, sosyal, hukuki ve psikolojik boyutlarıyla her ülkede farklı zorluklar içeriyor. Türkiye’de de trans bireyler, toplumsal kabul, hukuki engeller ve sağlık hizmetlerine erişim konularında karmaşık bir süreçle karşı karşıya kalıyor.

1. Trans kimlik ve toplumsal kabul açısından hukuki durum ve resmi tanıma
   Türkiye’de trans bireylerin cinsiyet değiştirmeleri yasal olarak mümkün. Ancak, bu süreç bazı prosedürler ve şartlar içeriyor:

• Kişi öncelikle bir psikiyatrist tarafından “cinsiyet disforisi” teşhisi almalı.
• Ardından, bir cerrahın cinsiyet değiştirme ameliyatının yapılabilir olduğuna dair rapor vermesi gerekiyor.
• Son olarak, kişi medeni durumunu ve kimliğini yasal olarak değiştirmek için mahkemeye başvurmalı.
  Bu süreç, trans bireyler için psikolojik baskı yaratabiliyor. Toplumsal ve tıbbi zorluklarla karşılaşma ihtimali, trans bireylerin toplumsal kabul ve aile desteği konusunda yaşadığı sıkıntıları artırabiliyor.

1. Sağlık Hizmetleri ve Erişim
   Trans geçiş sürecinde sağlık hizmetlerine erişim, Türkiye’de karmaşık bir sorun. Cinsiyet değiştirme ameliyatları devlet hastanelerinde genellikle ücretsiz değil ve özel hastanelerde oldukça pahalı olabiliyor. Bu durum, maddi imkanları kısıtlı bireyler için büyük bir engel teşkil ediyor.
   Ayrıca, trans bireyler cinsiyet kimliklerine uygun sağlık hizmetlerine ulaşırken ayrımcılığa maruz kalabiliyor. Toplumdaki transfobik tutumlar, sağlık çalışanlarının önyargılı davranışlarına sebep olup trans bireylerin psikolojik destek almasını zorlaştırabiliyor. Trans kimlik ve toplumsal kabul konularında daha fazla hassasiyet gereklidir.
2. Toplumsal Kabul ve Ayrımcılık
   Türkiye’de trans bireylerin toplumsal kabulü hala önemli bir sorun. Transfobik tutumlar, özellikle aile ve iş ortamlarında, trans bireylerin yaşamlarını zorlaştırıyor. Ailelerin trans kimliğini kabul etmekte zorlanması, ayrımcılığa, şiddete ve yalnızlığa yol açabiliyor.
   Toplumun bir kısmı cinsiyet kimliği konusunda hala dar bir bakış açısına sahip. Bu durum, trans bireylerin sosyal hayattan dışlanmasına neden oluyor. Ancak, büyük şehirlerdeki LGBTQ+ topluluklarına yönelik artan kabul ve görünürlük, trans bireylere destek sağlayabiliyor. LGBTQ+ sivil toplum kuruluşları ve destek grupları, trans bireylerin daha rahat bir yaşam sürmeleri için önemli bir rol oynuyor.
3. Medyanın Rolü
   Trans kimlik ve toplumsal kabul konularında medyanın rolü de büyük önem taşıyor. Türkiye’de medya genellikle trans bireylerin yaşamlarına ve geçiş süreçlerine olumsuz veya yanlış bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Son yıllarda bazı yapımlar, trans bireylerin sorunlarına daha duyarlı davranmaya başlasa da, medyanın genelinde hala olumsuz ve basmakalıp temsiller hakim.
4. Toplumsal Değişim ve Gelecek
   Trans bireylerin hakları ve geçiş süreçleri konusunda toplumsal farkındalık artsa da Türkiye’de hala önemli eşitsizlikler var. Trans kimlik ve toplumsal kabul ile ilgili haklar, çoğunlukla LGBTQ+ topluluğunu destekleyen sivil toplum kuruluşları tarafından savunuluyor. Toplumsal dönüşümün hızlanması için hükümetin ve toplumun trans bireylere daha kapsayıcı ve destekleyici bir yaklaşım benimsemesi gerekiyor.
   Toplumun bilinçlendirilmesi ve trans kimlik ve toplumsal kabul haklarına yönelik yasaların güçlendirilmesi, trans bireylerin yaşam kalitesini artırabilir.
   Sonuç
   Türkiye’de trans bireylerin geçiş süreci, hukuki, psikolojik ve toplumsal birçok zorlukla dolu. Toplumsal bilinçlenme gerekli. Medya daha doğru ve destekleyici bir dil kullanabilir. Sivil toplumun çalışmaları, bu süreci daha sağlıklı ve kabul edilebilir hale getirebilir. Trans bireylerin haklarının savunulması, toplumsal eşitlik için önemli bir adımdır.

ilgili: https://stories.angelsturkiye.com/trans-kadinlarla-evlenmek/