
Cep telefonu sevdası ve hatta algısı, Nokia, Windows, Ericsson gibi markaların hayatımıza girişiyle başladı. İşin ilginç yanı ise bu isimlerin hiç biri telefon pazarında kalmadı. Mobil telefon algısı bu isimler tarafından şekil aldı ama kendi içlerinde kayboldular. Ayrıca ilk mobil cihazların çoğu windows ile çalışıyordu. Ardından o dönem symbian ile nokia windows’a göz açtırmadı. Android ve Apple hepsinden sonra gelip hepsini birden sildi yuttu. Nokia ve windows gibi rakipler bir şekilde birlik oldular ama Android ve iphone ekosisteminde unutuldular. Ericsson ve Nokia’nın minicik telefonlarla patlayan satış rakamlarına ulaştığı 2000’lerdeki telefon furyasını biliyoruz. Bu yazıda cep telefonu sevdası meselesini ve 2000 yıllarından 2010 yıllarına kadar olanı biteni özetliyoruz.
Cep telefonu sevdası Nokia ve Ericsson ile başladı

Android ve Iphone karşısında Windowslu modellerle kendini kurtarmaya çalışan Nokia sadece sonunun başlangıcını yavaşlattı. Eğer modeller tutsaydı, bu durum Windows Mobile’ın lehine de gelişebilirdi. Ama öyle olmadı ve Windows mobil pazardan kökten çıktı. Nokia’nın Windows’lu teşebbüsleri piyasada dokunsal işleri çok randımanlı bir şekilde yerine getiren IOS ve Android ile çalışan cihazlar varken kimsenin dikkatini çekemedi.

Android’e karşı direnen Nokia, bu duruma Windows işbirliği ile çözüm sunmaya çalıştı. Windows telefonlar sınıfında, Lumia serisiyle Nokia, dokunmatik telefonlar piyasasında Androidli cihazlara rakip güçlü cihazlar üretti. Aslında adından bir hayli bahsettirdi de. Çünkü Lumia serisi son teşebbüs dönemlerinde Nokia’nın ürettiği telefon serilerinin en iyilerini oluşturuyordu. Ancak bu çoğunlukla donanımsal anlamda böyleydi.
En telefon eko sistemleri kendi kaderini belirledi
Nokia’nın popülerliğe ulaşmasına engel olan mesele, windows işletim sisteminin eksileri ve uygulama mağazasındaki uygulama azlığıydı. Nokia o dönem direkt Android’e entegre olsaydı tüm dünyadaki lider konumunu sürdürebilirdi belki. Düşünsenize o dönemde Lumia serisi Androidli olsaydı ne olurdu? Belki şu an Galaxy serisine rakip bir şey olabilirdi belli mi olur? Üstelik hali hazırda bir çok cihaz da windows ile çalışıyor. Bu ekosisteme ayak uydurak bile daha kolay olurdu belki de.

Ancak windows’un deneme yanılmala çalışmaları sürerken, Android ve Apple kullanıcıları onlarca uygulamadan birini kaldırıp birini yüklemeyi çok sevmeye başlamıştı. Ama Nokia Android ile devam etmeyerek hayatının yanlışını yaptı. Ardından bir kaç tane değişik melez model üretti. Sonradan tam olarak androide geçtiler ama iş işten geçmişti. Bu süreç neredeyse 10 yıldan fazla sürdü ve herkes Nokia’yı unutmuştu bile. Oysaki şu an Lumia’nın androidli cihazlarından da bahsediyor olabilirdik. S22 ultra, S23 ultra gibi arama motoruna yazıp bakmayan var mıdır? Lumia X Gen1 işlemcili 2022 diye arayabilirdik belki de. Bu arada Nokia şu an yok mu ? Var tabii. Halen çok iyi telefonlar da üretiyor vaziyette üstelik! 🙂 O zaman sorun ne? Sanırım unuttuk.
Elbette ki bir telefonu telefon yapan ve temelde ona hayat veren işletim sistemidir. Ancak tek başına değil. Elinizde internet erişimi olmayan herhangi bir Android cihaz veya iPhone olduğunu düşünün. İnternet veya uygulamalar olmasaydı cihazlarımız ne derece eğlenceli olabilirdi ki? Olamazdı elbette. Bu bağlamda işletim sistemi tek başına kimsenin umurunda olmaz. E internetin olmadığını kim söylüyor? Artık o da var bolca.

Belki gün gelecek insanlar hangi işletim sistemini kullandığını bile önemsemeyecek. Facebook WhatsApp Instagram Pinterest Twitter olsun da hangi platformda olursa olsun! Değişen ne ki? Şimdiden popüler işletim sistemi sayısı 3 oldu bile. Ancak Windows ve Nokia pastada payı olan 4üncü bir alternatif sunamadı. Üçüncülük ise Huawei’nin Harmony işletim sistemli yeni işletim sisteminde. IPhone ve Android’e kıyasen Harmony gibi niceleri gelecekte ortaya çıkar mı sizce?

Asıl Cep telefonu sevdası Symbian ve Windows ile başlamıştı
İlk başlarda telefon sayılmasa da değişik avuç içi cihazlar vardı ve windows ile çalışıyorlardı. Hp’nin Palm os ve benzeri cihazlarının olduğu döneminde yaşayanlar bilirler. Yani 90 lar ve 2000’li yılların başları. Bu mobil cihazların çoğu Windows işletim sistemiyle çalışıyordu. Sonradan bu Windowslu mobil cihazlar zaman içinde onlarca telefon modellerine dönüştü. Htc başı çeken markalardan biriydi hatta! Yine o dönemlerde Symbian, Windows’a alternatif bir yazılım olarak Nokia ile doğdu. Ve bu yeni işletim sistemi Nokia ve Ericsson ile tanındı. Ve gerçek cep telefonu sevdası bu iki marka ile başladı.
O dönemlerde Symbian ile çalışan telefonların uygulama yüklenebilir olduğundan da çok azımız haberdardık. Keza o zamanlar cepten interneti bırakın cepleri cepten çıkarmaya korkardik. Zaten mobil internet alt yapımızda müsait değildi. Ancak O zamanlarda bile dünyayı Symbian uygulamalar çılgınlığı sarmıştı. Onlarca web sitesinde paylaşılan sis. uzantılı programlar, önce bilgisayara, sonra hafıza kartına atılır daha sonra da telefona kurulurdu. Hatta internet evlerde bu kadar yaygın bile değildi ve bütün bu işler internet kafeler de yapılırdı. Deli gibi tema, oyun ve benzeri uygulamaları aradığım o günler hiç aklımdan çıkmıyor.
Aynı dönemlerde Windows ile çalışan hatta bazılarında harici kalem bulunan yüzlerce enteresan farklı modeller ve markalar piyasadaydı. Symbian işletim sisteminden bile daha ağır çalışan ve Nokianin popülerliği gölgesinde kalmış olan bu Windows tabanlı cihazlar hiç bir zaman yeterli popülerliğe ulaşamadı. Oysaki hem Symbian hem Windows binlerce uygulamaya sahipti. Ama bu durumda da yetersiz donanım veya verimsiz işletim sistemlerinden ötürü her iki işletim sistemi de yeterli pratikliği sunmuyordu. Dokunmatik modeller ise dokunarak değil bastırarak çalışıyordu. Daha çok basmatik de denebilirlerdi 🙂 Zaten o dönemlerde dokunmatik algısı tam oturmamıştı ve Nokia pazarın neredeyse tek hakimiydi.

Mobil telefonların yükselişi

Sonra bir gün 2007 yılında telefon anlayışını bir anda değiştiren iPhone ve hemen ardından Android cihazlar kendini gösterdi. Ve tüm dünyadaki telefon algısı kökünden değişti. Bütün dünyada özellikle de dokunmatik telefon anlayışını ters yüz eden iPhone ile insanlığın iletişim teknolojilerindeki dönüm noktası başlamış oldu. Telefon teknolojileri bütün büyük isimlerin en çok önem verdiği teknoloji sektörüne dönüştü ve birbirinden performanslı cihazlar üretilmeye başlandı. Yüz binlerce uygulama ile donatılmış, Uygulama marketleri, pratik ve son derece hızlı tepki veren dokunmatik telefonlar ve çabucak indirilebilen uygulamalar sayesinde cep telefonlarının yükselişi başlamış oldu. Makinelerin yükselişi için de bu lazım zaten. (Yani insanlardan harmanlanacak bilgiler topluluğu)
Bir çok marka unutuldu
Bu yükseliş maalesef bir çok dev firmayı tükenme noktasına getirip, bazılarını da tamamen unutturdu. Nokia ve windows bundan nasibini alanlar arasındaydı elbette. Nokia, Sony Ericsson, Panasonic, Philips, Alcatel, HP, Htc, Blackberry ve yakın zamana kadar çok popüler telefonlar üretip son bir kaç yılda furyayı yakalayamayıp telefon pazarına veda eden LG unutulanlar arasında. Ayrıca buraya kadar bahsettiklerim kabaca çoğumuzun bildiği şeyler.
Samsung’un da Bada isimli kendi işletim sistemiyle devam edip Android’e alternatif bir işletim sistemi çıkardığını biliyor muydunuz? Hatta sonrasında vizyon sahibi bu marka tizen isimli bir değişiklikle devam edecekti ama bu işletim sistemini de sadece Televizyon modellerinde sürdürüp mobil cihazlarda devam ettirmekten vazgeçtiler. Eğer yanlış yolda olduklarını fark edip Android’e geçmeselerdi, Nokia’nın kaderini paylaşabilirlerdi de! Başlangıçta pastanın en büyük kısmını Nokia ve Windows sundu. iPhone ve Android ise insanlara daha lezzetli bir başka pasta sundu ve şimdi standart oldular. Öyle ki, kendi içlerinde alt, orta ve üst segment telefonlar şeklinde sınıflandılar bile. Ve günümüzde Samsung, iPhone, Huawei, Xioami, Türkiye’den Casper, Vestel, General Mobile ve yeni bir marka olan Reeder gibi isimler sektörde Türkiye’de başı çekenlerden.
Üst ve orta segment telefon sevdalıları
Hani cebinde beş kuruş parası olmayıp iPhone sahibi olmak diye birşey var. Aynı, işsiz güçsüzken çorabında Marlboro taşıyan abilerimiz vardı ya bir aralar onlar gibi işte. Hani insanlar deli gibi cep telefonlarına para harcıyor ya. Parası olan harcıyor en azından. Hatta satıcılar bu telefonları kimin alacağına da biliyorlar. Öyle ki üreticiler bizim satın alma davranışımıza dair yeterince bilgiye sahip. Böylece kişilerin gelir skalasına göre, kitleye uygun cihazlar çıkarıyorlar. Çünkü son zamanlarda bu pazar öylesine cozuttu ki. Artık en üst segment cihazları alamaz olduk.
Ayrıca aslında, talep de bir yandan öylesine fazla ki, lakin insanlar kalkıp da 30 40 bin TL üstü paraları veremiyor. Tam da bu aşamada ortaya çıkan amiral gemisi katili denen orta segment telefonlar, 5 ila 15 bin arası fiyat bandıyla orta direk kesimi hedefliyor. Yani orta segment kesimde de cep telefonu sevdası ayrı bir kulvarda ilerliyor. Ayrıca, bu ürünleri karşımıza reklamlarla da çıkarınca beynimiz yıkanıyor gibi oluyoruz. Ve reklamlar bu satın alma davranışımızı da şekillendiriyor, keza işin reklam kısmı da ayrı bir hikaye… O hikayenin de linki okumak isterseniz burada.
Cep telefonu sevdası hiç bitmeyecek
Bir zamanlar iki dev rakip Nokia ve Windows mobile, Lumia’da birleşip Android ve Iphone cihazlara rakip olma stratejisini denediler ve başarılı olacak gibilerdi. Ancak Android öylesine yaygın ve sürekli geliştirilen bir işletim sistemiydi ki neredeyse bütün cihazlara uyum sağlayabiliyor ve çok büyük bir kullanıcı kitlesine hitap ediyordu. Diğer bir yandan iPhone zaten kendi büyük kitlesini oluşturmuş ve inkar edilemeyecek kadar kararlı bir işletim sistemi. Bugün bile pazardaki en büyük isim iPhone.
Teknoloji öylesine gelişti ki. Hepsi birbirinden özel donanım ve teknolojilerle son kullanıcıya ulaşıyor. Ve herkes bu cihazları kullandıkça daha çok seviyor. Markalar ise bu güçlü işletim sistemlerini arkalarına alıp hep iyiye ve daha iyiye gitmeye çalışıyor. Aralarına başka kimleri alacaklar belli olmaz. Ama hepside çok tutulan, sevilen ve çok güçlü cihazlara hayat verecek ve gittikçe daha da akıllı bir hal alacak işletim sistemleri olma yolunda ilerliyor. Bir düşünün, günümüzde bile halen dünyanın en büyük şirketleri sayılan Nokia ve Windows bir olup ne Apple ne de Android’in mobil cihazları karşısında mücadeleyi kazanamadı ve windows mecburen mobil cihaz dünyasından çekildi.Şimdilik en popüler olanlar Android telefonlar ve iPhone. Ama gelecekte ne olur kimse bilmiyor. Bu arada bu yazının sonuna şunu da eklemek isterim. Cep telefonu ve tablet dünyasında kendine yer edemeyen windows söz konusu bilgisayarlar olunca halen pazarın lideri. Eğer merak ederseniz şu konulard da alakalı ve önemli bilgiler var
Peki ya tablet ve bilgisayar arasındaki fark nedir? Bunun için de alttaki şu yazıya bakabilirsiniz