Hayır, ilk resimde gördüğünüz ikiz kulelerde değil 🙂 Tam 10 yıl Beşiktaş’ta yaşadım… Dile kolay! Uzun bir zamandan sonra Beşiktaş’ı gezme fırsatım olmuştu… İstanbul’un iyi semtlerinden biri olarak bilinen Beşiktaş bu sıfatı hak ediyor gerçekten. Yeşili çok havası güzel bir semt Beşiktaş. Aslında bölge bölge değişmekle birlikte lüks abidesi bir semt değil. Ancak çoğu semte kıyasla Beşiktaş’ın arka sokakları bile lüks sayılır. Ayrıca Beşiktaş sadece resimlerde gördüğünüz merkezi semtler, Dikilitaş, Ihlamur, ve sahilden ibaret değil.
Diğer çok bilinen lüks semtlerde Beşiktaş’a bağlı.. Etiler falan gibi… Yine de Beşiktaş deyince herkesin aklına ilk gelen işte resimlerdeki yerler ve doğal olarak Beşiktaş sahil… Dikilitaş’tan, Ihlamur Dere caddesine ve sonra Beşiktaş sahile… Fotoğrafları galeriye atarken sıralarda karışıklık olmuştu. Ancak eski blogdan buraya aktarırken düzenledim. Ve bir kaç satır ekledim.. yaklaşık 70 resim olduğu için sıralamaları değiştirmek çok kolay değildi. Yeniden düzenlerken o sokaklarda yaşadığım anılarım ve o zamanlar ciddi ilişki yaşadığım sevgilim. Ah o sokaklar yok mu… acı ve güzel anılar kombine diye ben 🙂 Nasıl unutayım ki Beşiktaş’ı! Anıları… Göz yaşları.. Hayatımın en önemli dönenimi orada geçirdim.
Neyse işte onca seneden sonra yani 2018’de o bölgede yaşayan bir arkadaşımın evine gittiğimde çekmiştim fotoları.
Ihlamur kasrı var meydandan yokuş aşağı inerken sağda. Ama bunun için karşıya geçemedim. Ihlamur kasrı aslında bir mini saray. Kırk bin kere önünden geldim geçtim. Ancak ya, sağdaki ana caddeden yani Gayrettepe Fulya tarafından Bjk’ya gelinen caddeden gelirken oradan geçiyorsunuz, ya da, Yıldız yokuşu tarafından gelirken tam ortadaki meydanla buluşuyorsunuz. Aslında Beşiktaş’ın o bölgesindeki 4 farklı semt işte ıhlamur kasrının olduğu o meydanda birleşiyor. Sanki dip dibeymiş gibi görünüyor ama hele ki bir kere yürümeye çalışın. O meydandan yıldıza, cihannüma mahallesine, ve her ikisinden de Barbaros bulvarına inen (veya çıkan) o kesişen bölüm dib dibe ama yürünmez. Yani bunu nasıl anlarsınız. Elbette bir kaç kez yürüyerek.
O yolların hepsinden yüzlerce kez gelip geçtim işe giderken. O zamanlara girersem anılardan hangi birinden çıkarım onu bilemiyorum işte. Neyse işte yol bizi Ihlamur Dere caddesine getiriyor.
E tabi ıhlamur caddesi kendine özgü bir sokak. O kadar huzur dolu hissediyorsunuz ki. Yokuş yukarı olan arka sokakları ise Cihannüma parkı ve mahallesine çıkıyor. Cihannüma mahallesinde de oturdum yaklaşık 2 3 yıl kadar. İşte aşka dair en ölümcül duyguları o Cihannüma parkının etrafında oturduğum yıllar da yaşadım. Ömrümün revize etmem gereken en, en, en, en, önemli bölümü… Özlüyor muyum, unutmak mı istiyorum, yaşamamış olmayı mı isterdim? Onu da bilmiyorum… Ahh ölebilirim acıdan ve anıdan 🙂 Hop derken Ihlamur Dere bitti Derken Beşiktaş çarsına giriyorsunuz.. Horraaa… Önce Kara Kartal’ın olduğu Meydan…
Cihannümadan taşındıktan sonra Akaretlerde yaşadım yıllarca. Bjk’ya nerden gelirsen gel buradan mutlaka geçersin 🙂 Ve ardından Bjk Meydana çıkarsın
E tabi buraya kadar gelmişken sahili görmeden olmaz demi
Beşiktaş’ın köprüden inen Kırmızı çift katlı otobüsü ikonlaşmıştır artık Beşiktaş’ta.