
toplumu eşcinselleştirmek diye bir şey yoktur
Bir insanın bir diğer bireyi veya bireylerin bir araya gelip de toplumu eşcinselleştirmek gibi çabaları yoktur.. Öyle bir çaba türü de yoktur. Öyle bir çabayla da bireyleri ve toplumu eşcinselleştirmek imkansızdır. Yani kadınlar erkekleri kadınlaştırmış mıdır? Veya erkekler kadınları erkekleştirebilir mi? Böyle bir doğa yasası yoktur. Bir bireyi dinsizleştirmek, dindarlaştırmak, Hristiyan veya Müslümanlaştırmak gibi olgular vardır. Ancak bireyi veya toplumu eşcinselleştirmek diye bir olgu yoktur. Keza dinler pratik edilen uygulanan ve öğretilebilen olgulardır. Tıbben henüz yüzde yüz doğru olmasa da eşcinsel olunmaz eşcinsel doğulur. Bu yaradılışın bir parçasıdır. Fakat bazı durumlarda kişiler kendilerini geç fark eder. Bu eşcinselleştirildikleri anlamına gelmez. Çevrenizde varsa herhangi eşcinsel bir bireye ‘Kendini ne zaman farkettin’ diye sorun. Çoğunun cevabı ortalama aynı olacaktır. Daha cinsel dürtülerin tam olarak gelişmediği dönemlere kadar uzanan fark etme hikayeleri duyarsınız.
Örneğin ben kendi adıma konuşayım; Çocukken çok küçük yaşlarda daha cinsellik nedir bilmezken bunu hissederdim. Tam olarak ne olduğumun bile adını koyamazken benle ilgili yanlış bir şeylerin olduğunu fark edip ağlardım. Çoğu zaman sabah uyandığımda geçecek diye düşünürdüm. Çünkü gözlemimle deneyimlerim ve bana öğretilenlerle beynimdekilerin tutarsızlığını fark edebiliyordum. Bunu tanımlayabiliyordum demiyorum! Evet… Doğuştan erkektim ama beynim asla öyle düşünmedi. Bu Allah’ın taktiri. Kaldı ki benim zamanımda ne telefon ne sosyal medya ne de doğru düzgün TV kanalı bile yoktu.
Eşcinselliğe karşı temel önyargının sebebi
Eşcinselliğin, toplumun devam etmesi için gerekli olan aile kavramını, yani biyolojik anne baba olma gerekliliğini kökünden sarstığı bir gerçek. Tamam gerçek de ne tür yaptırımı olan bir gerçek? Toplum denen olgu binlerce yıldır sarsılmadı da daha yeni yeni tanınan eşcinsellikle mi sarsılacak? Herkes eşcinsel olmaz. Öyle bir şey yok. Eğer eşcinsellik bir hastalık olsaydı ve eşcinsellik toplumu gerçekten bitirseydi on binlerce yıldan bu yana toplum zaten bitmiş olmalıydı. Eşcinsellik yaradılışın ve biyolojik döngünün parçası ve doğanın seçilimidir. Ve bu seçilim aile kavramını yok etmez. Eşcinsellik evrimsel bir sürecin parçası da değildir ve eninde sonun da toplumu tüketecektir diye bir korkuya kapılmaya da gerek yok. Keza öyle bir şey yok. Düşünsenize herkes eşcinsel olsa ne olurdu? Nüfusun geriye kalanı kadın mı olurdu erkek mi olurdu ? E doğuran yok doğurtan yok nereye varır bu sonuç çok merak ediyorum.
Heralde tıp gelişmek zorunda kalırdı ve kadınları erkeksiz dölleyerek hamile bırakma çözümleri geliştirilirdi. E ne yani o durumda da lezbiyen bebekler mi doğardı sadece? Bu kadınlar erkek olmadığı zaman yapay döllemeyle erkek doğurmayacak mı? Ütopik detaylarda kaybolmaya gerek yok. Kötü olan ne biliyor musunuz eşcinsel erkeklerin veya kadınların evliliğe zorlanması. İşte bu zorlama toplumu daha da derinden yaralar. Mutsuz evliliklerin temelinde bir çok sebep olabilir. Ancak bu evlilikte sorunun eşcinsellik olması çok daha kötü. Kaç kadın kocasının eşcinsel olmasını ister? Veya erkekler karılarının lezbiyen olduğu gerçeğini ne kadar sindirebilir? Ama maalesef böyle olan binlerce evli çiftler var. Eğer bu durum karılıklı iki bireyin gerçeği bilerek akıl birliğiyle yaptığı bir evlilik ise bunu tartışamayız. O başka bir durum. Alttaki bağlantıda eşcinsel erkeklerin neden çok eşli olduğuna ve evli eşcinsel erkekler konusuna değindim
Toplumu eşcinselleştirmek alttaki 3 maddeyle mümkün değildir
1- Eşcinsel erkekler veya kadınlar diğer erkekleri veya kadınları eşcinselleştiremez.
2- Bir erkeğin çocukken tacize uğraması onu eşcinselleştirmez. Bu böyledir diye bir doğru da yok.
3- Küçük bir çocuğun süslü püslü makyajlı bir erkek görmesi onu eşcinselleştirmez.
Çocuk eğer eşcinsel ise sadece kendini tanımlayabilmesini hızlandırabilir. Gelecekte hetero olmasını beklediğimiz bir kız veya erkek çocuğunun iç güdüleri öyle görsel nesnelerle değişir mi gerçekten? Öyle olsaydı toplumlar şimdiye dek bitmiş nüfus azalmış olması gerekmez miydi? Genel olarak batı ülkelerini örnek almayı hiç sevmem… hepsi eşcinsel dermişim! Şaka tabi. Asla öyle bir şey yok. Bugüne kadar eşcinselliğin en yaygın olduğu veya yaygınlık bir yana yasal olduğu hangi ülkede aile kavramı bitmiş? Toplumun aile kavramını bitiren veya yozlaştıran unsurları olduğu ayrı bir tartışma konusu. Ancak tek başına eşcinsellik bir toplumu tüketmez, tüketemez. Toplumu eşcinselleştirme ihtimali zombilerin aramızda dolaşması ihtimali kadar zayıf. Yani 0.
Ne yani Belçika’da Hollanda’da Amerika’nın bazı eyaletlerinde kadın erkek ilişkisi yok mu? Aile kavramı yok mu? Tabii ki de var. Hatta madem bir eşcinselin diğer bireyleri eşcinselleştirdiği kanısı dolaşıyorsa, o zaman heteroseksüel erkeklerinde eşcinselleri heteroseksüelleştirmesi gerekmez miydi? İşte bu yüzden gizli eşcinsellik diye bir olgu ve toplumdan dışlanmak istemeyen psikolojisi bozuk gizli eşcinsel bir kesim var. Gerçekten var!
Üzüm üzüme baka baka kararmaz
Hani madem üzüm üzüme baka baka kararıyor. O zaman bütün üzümlerin kara olması gerekmez miydi? Bir bireyin, sigara, alkol, uyuşturucu, hırsızlık gibi kötü alışkanlıkları vs. sosyolojik çevreyle öğrenebileceği olasılıklar dahilinde. Ancak, bireylerin içgüdülerini başkalarını örnek alarak değişebileceğine asla inanmıyorum. O zaman ben niye değişmedim? Ben neden bir kadını arzulamak denen şeyi öğretilemedim? Çocukluğumun en küçük yaşlarından itibaren hafızamda hep erkekler oldu. Üstelik kenar bir mahallede büyüdüm. Ve yukarıda da belirttiğim gibi ne telefon ne de sosyal medya hiç biri yoktu. Çünkü benim kız olarak doğmam gerekirdi diye düşünebilirsiniz. Ama öyle doğmadım çünkü yaradan böyle hükmetti. Üslubuma bakıp benim hafif muhafazakar biri olduğum fikrine kapılırsanız yanılmazsınız. Ama konunun bunla hiç bir alakası yok. Evet benim sülalemde hacı olan büyüklerim de var. Gidip de onlara ben eşcinselim diye altını çizmiyorum. Ama benden nefret etmediklerini biliyorum. Kaldı ki dediğim gibi konu bu değil.
Eşcinseller toplumu eşcinselleştirmek için uğraşmazlar
Bunca heteroseksist baskı, görü ve toplumsal normlar altında istemeden mi eşcinsel oldum? Öğretiye bakacak olsaydık hetero olmam gerekmez miydi? Yani bir insanın cinsel iç güdülerinin öğretilebileceği veya özendirilebileceği durumunu asla kabul etmiyorum. Ben böyle yaratıldığımı düşünüyorum. Eşcinsel olmam inançlı biri olmama engel değil. Eşcinselliğimin bana günah olarak öğretilmesini de doğru bulmuyorum. Şükürler olsun inanan biriyim ve olduğum şeyden ötürü utanç duymuyorum. Kimse yaratıcıyla kulları arasına girme cesareti gösterip bir diğerini ötekileştirmemeli.
Ötekileştiren Allahtan korkmaz mı hiç? Bahsettiğimiz şey hırsızlık değil. Namussuzluk değil. Aşırılıksa kastedilen, buna katılabilirim orası ayrı mesele. Ama bunu hukuk çözer. Veya ölünce Allah cezasını verir. Ve aşırılık denen şey heteroseksüel bireyler için de geçerlidir. Ancak konumuz aşırılık değil. Unutmayınız ki; genel anlamda eşcinsellik dediğiniz olgunun taşıyıcıları, sizin çocuklarınız, kızlarınız, oğullarınız, evlatlarınız. Onları bu ağır yükle baş başa bırakmak mıdır istediğiniz? Onların hiç bir zaman mutlu olmaması mıdır dileğiniz? Varsın sizin ailenizden bir erkek baba olmasın. Baba veya ana olanların hepsinin başı göğe mi ermiş? Ana baba olmaya karşı asla saygısızlık etmeye çalışmadığımın farkındasınız değil mi? Şükürler olsun benim de anam babam var. Kim istiyorsa o baba olur ana olur. Buna müdahale edemezsiniz zaten.
Emin olun bu yazıda değinilmemiş onlarca detay var. Aileler ve büyüklerimizin büyük bir çoğunluğu eşcinsellikle alakalı yeterli bilgi sahibi olmadıkları için yüzlerce yıldır öğrenilmiş çaresizlik denen bir bilgi bütünüyle olayı gayrı ahlaki görmeleri öğretilmiştir. u direkt bir öğreti değil dikkat. Ancak durumun böyle olmadığını açıklayıcı yeterli bilgiyi de almamışlar. En üzüldüğüm şey nedir biliyor musunuz? Bu insanların büyük bir çoğunluğu büyük baskı altında yetiştiriliyor. Dayak yiyor gurur meselesiyle cinayete kurban gidiyor. Oysaki onlarca bilim insanı bunun özentiyle olamayacağını defalarca belirtmiş eşcinsellik hastalık değildir diye defalarca açıklamıştır.