
Blue Eye Samurai
Blue eye Samurai anime sever biriyseniz, diyebilirim ki son zamanlarda izlediğim eşsiz, muhteşem bir dizi. An itibariyle ilk sezonunu izlemeye başlamışımdır… Öyle her serinin ilk bölümünde de kağıdı kalemi elime alıp yazmaya başlamam. Ama bu başka bişi buna emin olun… Kağıt kalem dedim demi ben biraz önce… O halde Blue Eye Samurai diyorum… Demesi bile çok havalı… Onu adı Mizu (japoncada su anlamına geliyor)
Amerikalı Michael Green ve Amber Noizumi isimli karı kocanın yazdığı senaryo Kanada Amerika ortak yapımı. Yapımcı ise dizinin senaryosunda kendi geçmişinden ortak noktalar bulan, Taiwan asıllı Amerikalı Jane Wu. Dizinin IMDB puanı 9.1
Aslında ben filmlerin istisnalar bir yana, yönetmenini, yazarını vs pek önemsemem ve çoğunlukla bilmem. Çünkü ben izleyiciyim ve keyif almaya bakarım. Bütün izleyiciler de her filmi kim yapmış, arka plandaki hikaye nedir diye peşine düşüp araştırmaz. (En üst segment bir mobil telefonunun keyfini sürmek gibi birşey… Nasıl yapıldığını kimin yaptığını biliyor muyuz? E tâbi biraz alaksız bir ilişkindirme oldu. Kendimi aklamak istedim de. Sen boş ver be canım anime sever biriysen bu dev sıfatlı animeyi mutlaka izle. Dev sıfatlı dediysem boşa demedim. Zaten başladığın an bırakasın gelmiyor.
Spolier olmadan Blu Eye Samurai Konusuna giriş
Şimdi aslında ikinci paragraftaki bilgiyi verdim çünkü konuyu şuraya bağlayacağım. Bu anime alışık olduğumuz fantastik, olağanüstü uç konuları baz alan bir japon anime serisi değil. Bildiğiniz aksiyon ve dövüş sanatları türünde bir dizi. Evet japon ortaklığı da var orası ayrı elbette. Ama dizi filmin orijinal dili ingilizce. Mavi gözlü intikam peşinde koşan japon bir samurayın hikayesi konu ediliyor. (Evet mavi gözlü bir japon olmazmış. (Bunu biraz araştırdım.) Yani Tabiki asıl spoiler’ı vermek için can atıyorum ama konu o önemli olan spoiler değil. Kaldı ki bu spoiler’ı kısa sürede fark edeceksiniz. Zaten sahneyi görünce şüpheleriniz yerini bulur diye umuyorum.
1633 yıllarında Japonyanın, dışardan gelen kişileri (beyazları) hoş karşılamayan bir tutumları varmış. Ve milletlerinin saf kan olmayanları da dışlanırmış. Bizim müthiş samurayımız Mizu da çocukluğundan beri mavi gözleri olduğu için dışlanarak ve saklanarak yaşamış. İntikamdan başka bir şey için yaşamadığını göreceksiniz. Yani evet bizim samurayın annesi, o dönemde istenmeyen beyazlar tarafından muhtemelen tecavüz edilip hamile bırakılan kadınlardan birinden doğdu. Ve mavi gözlü bir japon çocuğu olarak şeytan yaftasıyla sürekli ezikledi.
Bu açıdan bakınca dizide Amerikanvari bir karma olduğunu görmek mümkün. Anime dünyasında muhtemelen tek örnek değildir. Ancak mavi gözlü japon Samurai kurgusu da muhtemelen bu ortak noktayı sağlamak amacıyla düşünülmüş. Ama bu noktaya istinaden bir gerçek daha var. Detay biraz ilerde. Ayrıca dizide İngilizlerin Japonyaya nasıl sızdığı da konu edilmiş. Hani güneşin batmadığı krallık derler ya. O hesap. Sonuçta bu bir kurgu elbette ama ilk izlediğimde bir Amerikanlık hissettim. Bunu yapsa yapsa doğu ve batı kültürüne hakim biri yapabilir diye düşünüp dizi hakkında araştırma yaparken yanılmadığımı öğrendim.

Michael Green hariç Amber ve Jane’i ilk kez duydum
Yapımcı ve yönetmenlere bakınca; Michael Green aslında çok bilinen müthiş bazı filmlerim yaratıcısı… Ancak karısı Amber Noizumi’nin IMDB sitesinde yazar, yapımcı, aktris şeklinde, sadece Blue Eye Samurai anime dizi serisiyle adı geçiyor. Belli ki Amber Noizumi’nun ilk yapımı. Kadının kocası da zaten ünlü bir yönetmen olunca bu Anime serisinde kendi adının geçmesini özellikle istemiş olsa gerek. Ayrıca okuduğuma göre bu Karı Koca yaklaşık 10 yıldır bu anime seriyle ne yapsak diye uğraşırlarken Netflix bu karı kocayı yapımcı Jane Wu ile bir araya getirmiş…
Asyalı Amerikalı yapımcı Jane Wu senaryonun Netflix’te göreceğiniz son halini uyarlayan ve yazarların da arkasındaki asıl kişi. Bu arada Anime dizideki mavi gözlü baş karakter çiftin kendi kızlarından esinlenerek ortaya çıkardıkları bir kurgu. E tâbi hikayenin tam olarak nasıl son halini aldığı ve yapımcı Jane Wu’nun senaryodaki Mizu karakterinin hikayesinin, kendi gerçek hayatındaki detaylarla nasıl bağdaştığını anlattığı detaylar ise en alttaki linkte var. (yazı ingilizce bilginize) Google translate ile tercüme edebilirsiniz ama tercüme çok çok yeterli değil lakin kabataslak anlamanız için yeterli. Olmadı izleyeceksiniz zaten 🤭
Yapımcıların kendinden bişiler bulduğu senaryolar vardır
Bu arada 50 küsür yaşındaki yapımcı Jane Wu’nun kendisi yıllarca erkek gibi yaşamış. Çünkü çocukluğundaki o dönemlerde bir kız çocuğu olmak zor olduğu için daha fazla dışlanma istememiş. Zaten seriyi izlediğinizde 1633 yıllarında kadınların cinsellik, hizmet, fahişelik vs gibi başka meziyetlere sahip olması veya yanlarında erkek olmadan seyahat etmeleri bile yasakmış. 30 40 yıl öncesine kadar hatta günümüzde bile bu durum halen birazcık böyle. Bu detaylara istianaden Jane Wu trans bireylerin yaşayabilecekleri zorlukların da altını çizip onlara destek olduğunu görebiliyoruz. Ancak kendisinin lezbiyen olduğu çıkarımına tam olarak varamadım. Çünkü eski dönemlerde erkek gibi yaşayan Jane Wu günümüzde parlak pembe saçlarıyla son derece dişi bir yaşam şeklini ve bunun nasıl avantajlı bir güç olduğunu sonradan düşünmüş.
Diziyi izlerken bazı sahnelerde, o dönemlerde bile kadınların maruz kaldığı zorlukları, seks işçisi olanların bildiği ve o yıllarda bile gizli eşcinsellik vs gizlilik türünün var olduğunun altı çizilmiş. E tabi o yıllarda eşcinselliğe eşcinsellik veya gizli eşcinsellik mi denirdi vs bilmiyorum da… Hatta bizim mavi gözlü Samuray Mizu’nun dahi intikam peşinde koştuğu şeytani ruhlu adamın gizli eşcinsel olduğunu serinin sadece bir sahnesinde anlayacaksınız. E tabiki o dönemler aktif travesti diye bir şey olmadığı için 🙂 bu görevi de yine kadınlar yürütmüş. Bu detaylara bakınca o dönemlerde Japonya’da kerhanelerin bol olduğunu anlayabilmek mümkün. Yani dizide insanın değişmez doğasına vurgu yapan kerhanelerin geçtiği sahnelerde muhteşem detaylar var. İzlediğinize kesinlikle pişman olmayacak ve umarım ikinci sezonu çok beklemeyeceksiniz. Çünkü daha Kasım 2023 de ilk sezonuyla Netflix’te yer alan Blue Eye Samurai diğer dizilerde olduğu gibi ikinci sezonu çıkana kadar unutulacak bir dizi değil. İşte bir kaç sahne.
Altta bir YouTube Shorts videosu da var
https://www.vanityfair.com/hollywood/2023/09/blue-eye-samurai-jane-wu