
Bugün Barış Manço’nun şarkılarıyla ilham doldu yüreğim aşka istinaden… Barış Mançoyu dinleyip de yazmamak mümkün olamıyor tabi… Söylediği o şarkıların hepsi aşkı öyle güzel anlatan sözlerle bezenmiş ki. Göz yaşlarınız sel olacak gibi de olabilirsiniz sıklıkla…
Gönül, hep aradığı aşkı bulmayı diler… Ne demekse o gönlün istediği.. Gönül ne istiyor belli değil ki… Gönül çok alengirli bir şey. Ne istediğini kendi de bilmiyor ki… Gönül dediğin çok tehlikeli… Aşk bu… İnsanın yüreği sızlayacak… Aşk dedin mi duracaksın… Biraz ciddi olacaksın, adam olmak derler ya, işte öyle olmak gerekmez mi ? Aşk yahu aşktan bahsediyorum… Bir ten temasıyla bitecek şey aşk olabilir mi ? Arı mısın çiçek mi…
Hayat işte.. karşımıza çıkardığı kişileri toplasan resital misali gelir geçer gözün önünden. Dedim ya gönül hep bir aşk arayışı içinde diye. Ok de, nerede bu aşk ? o kadar insan geldi geçti olmadı falan mı? E ozaman tanılara göre yaşadıklarımız aşk değil miydi ? Uzun süreli (min. 1 yıl ilişkilere) ilişkilere istinaden yazıyorum ki daha net anlatabileyim…. Aaaaaa aman tanrım tam da bir ergen gibi konuşuyorum.. E tabi işin ergen olma tarafı da var. Ama artık ergen olmasam da aşkın ne olduğunu biliyorum… Aşk olgusu hala aynı şey 🙂 aşkı tanımlamak keza ne mümkün.. o halde diyorum ki; hafiften ergen kafalarda olup yetişkin kafalarla sentezlemek aşktır 🙂 Şıpsevdi diye bi sakız vardı hatırladınız mı ? içinden hep aşka dair maniler çıkardı 🙂 İçinden öyle güzel mesajlar çıkıyordu ki… Aslında insanları bir tür iletişim kurmaya teşvik edercesine masumane bir dokundurmaydı o sözler. Eğlenceli karikatürlerle resmedilirdi bu maniler, örneğin; Aşk o ağladığında bir omuz olmaktır, Aşk yağmurda ona şemsiye tutmaktır, Aşk güneşte ona gölge olmaktır. Aşk soğukta ona sarılmaktır… Aşk Hapşurduğunda ona mendil vermektir… Ve benzeri sözlerle bezeli bir tanım saklıydı her sakız paketinde 🙂 konumuza dönecek olursak;
Aşkın nerede karşımıza çıkacağını kimse bilemez elbette… E yani aşkı bulayım derken hayat da mı geçiyor ne ? E bir yandan orası öyle tabiki.. Ama gönül işi çok ciddi bir mesele… Öyle kolay kolay vazgeçmiyor. Herşeyden önce sevmek sevilmek temel bir içgüdü… Kim karşı koyabilir? kim karşı koymak ister? Sevmek sevilmek çok özel bir şey… E Barış Mançoda Aşka dair çok güzel şeyler söylemiş.. O halde bu şarkı size gelsin
İşte böyle severim ben diyenleri temsilen
Onun için dağlar deler yol açarım
Onun için denizleri kuruturum
Onun için gök kubbeyi yerlere çalarım..
Yok o fazla ağır olur… Biraz daha soft bir sound’u olan bi parçası daha iyi gider diyorsan bunu da dinle. Keza hepimizin çok ihtiyacı olacak…
Doğru kişi nerde ve ne zaman karşımıza çıkacak?
Zor bir soru sorduğumun farkındayım. Hatta cevabı yok diyerek cevap vermeye devam etmek istiyorum. Çünkü tabiki de bilmiyorum. Nasıl ki 5 mil yar parmak izi bir birinden farklıymış ya.. İşte Aşk ta öyle bir şey. Tutuşmak, uyuşmak zor mesele. Hele ki fiziksel ve görsel açıdan tam aradığınız gibi olanlarla karşılaştığımızda beynen (zihnen) ortaya çıkan uyumsuzluk ne olacak? İşte öyle maymun iştahlı hallerle aşk arama maceraları sürüp gidiyor.. Bazen yolda gördüğün birine bile aşık olursun 🙂 hele ki bir gün iş yerinin önünden geçerken gördüğümüz platonik aşklarımız ne olacak 🙂 Ah keşke bilse duygularımı dediğimiz oluyor ya iş te o meseleler.. Oysaki o bilmiyor ki en ufak ihtimallere bile derin bir aşk hikayesi kurguluyorum. Aman ha kimse yüz vermesin anında aşık olurum. 💘😍
Sanırım kişilerden bağımsız bir şeye aşığımda farkında değilim.. Ya da artık ne sanıyorsam aşık olmayı…
Bazen bi yerlerde birileriyle tanışıp aklını ona takarsın hatta… Bir müddet mesajlaşılır… sonra birklikte olma şansı varsa birlikte olduktan sonra, veya bir müddet yazışıp sonrasında kendiliğinden kopuş… Arı ve çiçek ilişkisinden sonra merak mı tükeniyor orasını da anlamış değilim ama! Hatta umutlarımda tükeniyor bazen… Ama zaman iyi geliyor… İyileşiyorsun ve yine aşk istiyor gönül..
Zaman bıçak biler gibi biler insanı.. En keskin anın geldiğinde yine Aşk diye atar yüreğin… Atar atar ve sonra, umut ektiğin farklı tenlerde büyümesi için bırakırsın aşk ihtimallerini.. sonrasında ise, ne bir tohumum tutar.. ne bir aşk bahçesi görürüm. Hani derler ya sevdim sevilmedim seveni sevemedim misali boşa değil demek ataların sözleri 🙂
Bir arkadaşım bir gün Bülent Ersoyla karşılaşmış… Ve aralarında küçük bir diyalog geçmiş. Sevgili Bülent Ersoy arkadaşıma, Aşk var mı diye sormuş… Arkadaşımda yok demiş! Bülent Ersoy Cevap olarak.. Olur mu efenim.. Yerin dibinde de olsa aşkı bulup çıkaracaksın… demiş. Sadece duyduğumu aktarmak istedim.. Bu diyalogtan ne çıkarabiliriz? Aşk var ve bulunabilir…